23 Nisan 2013 Salı

Evden Uzakta Olmanın Kabusu

Benim değildi artık orası. Benim olmaktan çok uzaktı.
Bir ezikliği vardı evimde olamamanın ve arkadaşımın evinde kaldığımda hep böyle hissediyordum.
Boşluk vardı ve derindi. Tabağı, çatalı nereden alacağımı bilmiyor, tuvaletin yerini sürekli unutuyordum sanki. Aslında bildiğim şeyler orada kalmaya gelince bana yabancılaşıyordu.
Onun koltuğunda oturmuş, onun zorla elime tutuşturduğu çayı içmekte zorlanmakla uğraşırken yanıma geldi. O da oturdu.
"Senin evi terk etmeni beklemiyordum." dedi. Nasıl yani dercesine baktım, "Arkadaş grubumuzda evden kaçabilecek bir sürü insan var ama sen? Sen en dengeli, en mantıklı ve en aklı başında olanımızdın. Beklemiyordum gerçekten."
"Orası artık benimmiş gibi hissetmiyordum. Benim değildi artık orası. Benim olmaktan çok uzaktı. Orayı öyle işgal ettiler ki benim yatağım bile benim olmaktan uzaktı. Her yerde başkasının eşyaları.."
En sonunda bağrınmaya başladım.
En sonunda bağrınmaya başladım.
"ARTIK SİLAHI ONUN KAFASINA DAYAYIP ÖLÜŞÜNÜ İZLEMEK GELİYOR İÇİMDEN."
"Neyse sakin ol. Çayından iç. İstersen banyo yapabilir, uyuyabilirsin. Ama bence en iyisi misafirlerim gelince bize eşlik etmen."
Uyandı. Sinirle uyandı.
ter içinde uyandı.

5 yorum:

  1. heh bir çözüm ararken sen çoktan çözümü bulmuşsun.
    çay candır.

    YanıtlaSil
  2. haa iyiymiş bari sadece rüyaymış ki.
    :)

    YanıtlaSil